Bu yazımızda özellikle “Neden yavaş okuyoruz?” sorusunun cevapları üzerinde duracağız. Aşağıda maddeler halinde ele aldığımız sebepler, etkin ve hızlı okuma önündeki engeller veya frenler gibidir. Öncelikle bunları tanımalıyız. Nedenleri üzerinde düşünmeliyiz ve söz konusu okuma frenlerini ortadan kaldırabilmek için önerilen çalışmaları yapmalıyız.
Her ne kadar okuma beynimizde biten bir süreç ise de, bu süreç gözlerle başlamaktadır. Gözlerimiz, kelimeleri beynimize iletme sürecinin başladığı noktadır. Gözlerin temelde iki tür hareketi vardır. Bunlar sıçrama ve odaklanmadır. Okuma eylemi, odaklanma anında gerçekleşir. Sıçrama ve odaklanmayı gerçekleştiren kasların yavaş hareket etmesine göz idmansızlığı denir. Hızlı okuma ve algılama teknikleri eğitimi ilk olarak göze idman kazandırmayı hedefler.
Eğitimsiz göz, sıçrama ve odaklanma hareketlerini satırın üzerinde gezinerek yapar; zaman kaybeder, sık sık geriye dönüşler yapar ve okunan metindeki kelimeleri, kavramları ve onların arkasındaki düşünceleri kesintiye uğratarak beyne gönderir. Bu etkili okuma teknikleri açısından uygun bir durum değildir.
Söz konusu aksaklıkların sebebi, göze sıçrama ve odaklanma hareketlerini yaptıran kasların tembelliği ve yavaşlığıdır. Tembelliğin ve yavaşlığın sebepleri ise, yavaş okuma alışkanlığı, uzun süre televizyon seyretmek, dış dünyayı gözlemlerken pasif bir tutum içinde olmak şeklinde sıralanabilir.
Okurken, çeşitli sebeplerle anlamadığımızı düşünerek, geçmiş satırların ya da paragrafların tekrar okunmasıdır. Etkili okuma ve anlama teknikleri konusunda kendinizi geliştirmek istiyorsanız okurken geri dönüşler yapmayı bırakmalısınız.
Hızlı okuma eğitimi içerisinde karşılaştığımız en büyük engellerden biri de kişinin kendisine koyduğu psikolojik engeller olduğunu görüyoruz. Bu konu ile ilgili https://www.sayginnlp.com/hizli-okuma-onundeki-psikolojik-engeller-ve-oneriler/ içeriğimize göz atabilirsiniz.
Okurken geri dönmenin çeşitli sebepleri vardır. Bunların başında yavaş okumaktan kaynaklanan konsantrasyon eksikliği gelir. Okuma yavaşsa zihnin dağılıp başka konulara gitmesi daha kolay olmaktadır.
Az okuma da dolaylı olarak geri dönmeleri sonuç verebilir. Şöyle ki:
Etkili ve hızlı okuma teknikleri size okurken geri dönme alışkanlığınızı yenme konusunda ciddi avantajlar sağlar.
Daha önce ülkemizdeki okuyan kesimin okuma hızının dakikada yaklaşık olarak 150-250 kelime olduğunu belirtmiştik. Bu hız sayısal olarak yavaş olmasının yanı sıra, yoğunlaşmaya imkan vermemekte ve geri dönmeye de yol açmaktadır. Geri dönülüp tekrar okunması halinde, okuma hızının matematiksel olarak çok daha aşağılara, dakikada 90-100 kelimeye düştüğünü söylemeye gerek bile görmüyoruz. Anlama düzeyinin de nispeten düşük olacağı bu okuma şeklini yavaş ve pasif olarak nitelemek yanlış değildir. Hızlı okuma ve anlama egzersizleri ile okumanızı hızlandırarak daha verimli bir okuyucu olabilirsiniz.
Gözlerimiz satır üzerinde sıçrarken hareketlerinin periyodik olmamasıdır. Üstelik bu periyot olmalıdır. Ancak o zaman daha hızlı okuyabiliriz.
Ritimsiz ya da düşük ritimli okuduğumuzda kelimelerin, dolayısıyla onların anlamlarının arasına farklı zaman mesafeleri girer. Bir yavaş bir hızlı okuruz; geriye döneriz, oyalanır ve hatta başka şeylerle meşgul oluruz. Anlayarak hızlı okuma teknikleri size ritmik okuma konusunda ciddi avantajlar sağlar.
En iyi hızlı okuma kursu ile ilgili bir araştırma içerisindeyseniz https://www.sayginnlp.com/hizli-okuma-egitimi/ içeriğimize göz atabilir ve bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Gözlerimizin hareketlerinin ritmik olmamasının nedeni, gözlerimizi ritmik hareket etmeye alıştırmamış olmamızdır. Ritmik hareket etmeye alıştırılmamış gözler, bazen yavaş bazen de hızlı hareket eder. Bir istikrarsızlık söz konusudur. Hızlı kitap okuma teknikleri için kazanılması gereken, sürdürülebilir ve yüksek ritimde bir okuma alışkanlığıdır.
Yavaş okumamızın en önemli sebeplerinden biri de seslendirerek okumadır. Gördüğümüz bir kelimenin dudak, gırtlak ya da zihinden biri ya da birden fazlası tarafından seslendirilmesi olarak tanımlanabilir.
İnsanın, ses çıkarma işine katılan ve gırtlaktan dudaklara doğru dizilen organlarının dakikada seslendirebileceği kelime sayısı 200ü geçemez. Oysa görme mekanizmasının hızı çok çok fazladır. Görme ile konuşma sistemlerinin arasındaki bu doğal hız farklılığı, okuma esnasında seslendirmenin bizi yavaşlatması ve dolayısıyla hızlı okuma ve anlama açısından yavaş olmamız şeklinde karşımıza çıkmaktadır.
Hızlı okuma teknikleri konusunda kendinizi geliştirmek istiyor fakat bazı tereddütler yaşıyorsanız https://www.sayginnlp.com/hizli-okuma-hakkinda-dogru-bilinen-yanlislar/ yazımıza göz atmanızı tavsiye ediyoruz.
Eğer iyi bir konuşmacı olmak istiyorsanız üslubunuzu geliştirme ve üslup çeşitleri konusuna kafa yormalısınız. Her…
Etkili konuşma yapabilmenin temel kurallarından birisi konuşmanızı eğlenceli hale getirmektir. Eğer dinleyicilerinizin verdiğiniz mesajı en…
Etkili bir konuşma yapabilmek için dinleyicileri ikna etme ve konuşmayı sonlandırma konularına fazlasıyla önem vermelisiniz.…
Yöneticiler hem kendilerinin hem de kurumlarının başarısı için zaman yönetimi konusunda ustalaşmalıdır. Yöneticiler için zaman…
Bir konuşmanın etkili olabilmesi, konuşmaya nasıl başlandığına bağlıdır. Güzel başlamayan bir konuşma genelde güzel devam…
Etkili bir konuşma yapmak için mutlaka bir hazırlık planı yapmalısınız. Konuşmacıları birbirinden ayıran en temel…