Yaşam dairemiz içinde gelişen olaylardan bir şekilde etkileniriz. Bu etkilenmenin boyutu ve biçimi bizim uyarıcıyı algılayış biçimimize göre şekil alır. Bazı olaylar, olayın failine ilişkin duygu ve düşüncelerimiz veya bizde oluşturacağını düşündüğümüz olumsuz etkinin şiddeti sebebiyle duygusal gerginliğe yol açar.
Duygusal gerginlik yani stres, dikkati bir noktaya yoğunlaştırmayı engeller. Duygularımızı değiştirmediğimiz sürece verimli çalışma yapamayız.
Duygusal gerginlik düşünce tarzlarımızla ilişkilidir. Bazı düşünce tarzların duygusal gerginlik ve stresi beslemektedir. Bunlar; kutuplaşmış düşünce, filtreleme, aşırı genelleme, zihin okuma, facialaştırma, kontrol yanılgısı, adil olma yanılgısı, suçlama, -meli/-malı’ lamak, değişme yanılgısı, etiketleme, doğru olma ve fedakârlık seferberliğidir.
Stresle başa çıkabilmek ve duygusal gerginlikten kurtulmak amacıyla filtreleme eğilimini değiştirmek için, öncelikle odak noktanızı değiştirin. Soruna odaklanmak yerine, sorunun çözümüne yardımcı olabilecek seçenekleri düşünün.
Kutuplaşmış düşünce, olayları siyah beyaz görmek, uç noktalarda dolaşmaktır. Stresi ve gerginliği tetikleyen bu durumdan kurtulmak için, renklerinde sadece siyah beyazdan ibaret olmadığının, başka renklerinde olduğunun farkında olmalısınız. Ya hep ya hiç tutumu, sizin gerçekleri görmenizi, mantıklı değerlendirmeler yapmanızı engelliyor olabilir. Kutuplaşmış düşünceden kurtulmak için, değerlendirmelerinizi yüzdelere vurma yolunu tercih edebilirsiniz.
Aşırı genelleme eğiliminden kurtulmak için, yaptığınız değerlendirmeleri somut delilere dayandırın. “Hiçbir zaman, her zaman, asla, herkes, hiç kimse, tamamıyla, kesenlikle” ve benzeri genellemeler ifade eden kelimeler genellikle stres seviyenizi arttırır, kullanmamaya özen gösterin. Bunların yerine, “belki, bazen çoğu kez'” gibi esnek sözcükler kullanın.
Kişilerin zihinlerini okuyarak değerlendirmeler yapmak gerginlik düzeyinizi arttırmak haricinde bir işe yaramaz. Kişiler hakkındaki değerlendirmelerinizi, onlardan aldığınız bilgiler üzerinden yapın.
Olayların sonucu hakkında felaket senaryoları oluşturmayın. Olasılıkları yüzde olarak ifade edin. (Bu durumun gerçekleşme ihtimali 10/1, % 10 gibi.)
Kontrol yanılgısı içindeyseniz (başkasının sizi ya da sizin başkasını kontrol ettiğiniz inancı) seçme özgürlüğüne inanamıyorsunuz demektir. Belirli bir duygu durumundaysanız, bu durumun sorumluluğunu başkasına yüklemeden önce, “Bu duruma gelmeden önce ne gibi seçimler yaptım. Durumu değiştirmek için neler yapabilirim?” soruları üzerinde düşünmelisiniz. Kendi seçimlerinizi yapma özgürlüğüne sahipsiniz.
Aynı özgürlüğe başkaları da sahiptir. Herkesin kendisine göre değerleri, kendisine özgü bir anayasası vardır. Kendi değerlendirmelerinizden yola çıkarak, adalet vurgusu yapmanız, başkasına adaletsizlik yapmanıza sebep olabilir. Yargıç rolü oynamaktan vazgeçin. Yargılama işini yargıçlara bırakın. Tercih ve isteklerinizi adalet yaptırımlarına dönüştürmeyin.
Suçlama, zorunlulukların yerine getirilmemiş olması ya da bir olumsuzluğun, kusurun oluşmasından sonra yapılan değerlendirmelerin neticesidir. Olumsuz durumun meydana gelmesinde sorumluluğu olduğu düşünülen kişi suçlanır. Karşınızdaki kişiyi suçlama eğiliminde olabileceğiniz gibi, kendinizi de suçlama eğiliminde olabilirsiniz. Duygusal gerginliği azaltmak için suçlamak yerine, yaptığınız davranışların sorumluluğunu üstlenmelisiniz Başkalar size hayır diyebilir. Sizde başkalarına hayır deme hakkına sahipsiniz.
Tercihlerinizi “-meli, -malı, lazım, gerekir, muhakkak kesinlikle” sözcüklerini kullanarak kanunlaştırmayın. Görüş sahibi olmanız, görüşlerinizin mutlak doğru olduğu anlamına gelmez. Sizin bir görüşünüzün olması, başkalarının görüş sahibi olmamasını gerektirmez.
Bazı şeylerin gerçekleşmesi için, başkalarının değişmesini beklemeyin. Kararlarınızın imtiyazını kendi elinizde bulundurun. Mutluluğunuzun ya da mutsuzluğunuzun sorumluluğu size aittir.
Bazı olayların neticesinde, toptancı yaklaşarak etiketleme yapabilmekteyiz.. Olayla, kişiyi ayırmadan yaptığımız etiketlemeler, kendimize veya başkalarına haksızlık yapmamıza neden olabilir. (Bir kez size pahalı mal satmış olması, o kişinin kazıkçı olarak etiketlenmesi için yeterli olmayabilir.)
Eğer, her konuda doğru olduğunuzu düşünüyorsanız; başkalarının fikirlerini alma ihtiyacı duymadığınızdan, kimseyi dinlemez, yanılıyor olma ihtimalini dikkate almazsınız. Bu durumdan kurtulmak için, aktif dinlemeyi öğrenmelisiniz. Başkalarının fikirlerini öğrenmek amacıyla onları dinlemelisiniz.
İleride mutlu olmak için, bugün acı çekmemiz mutlak bir gereklilik değildir. Bugünde mutlu olabiliriz. Kendinizi acı çekmeye mecbur etmeyin. Hayatinizi istemediğiniz şeylere mecbur olarak sürdürmeyin. İstediğiniz şeyleri yaparak, mutlu olmanın tadını çıkarın. Başkalarını incitmemek için, onların isteklerini, kendi isteklerimizden önde tutmamız gerektiği inancı, hatalı bir inançtır.
Kendi memnuniyetsizliğimiz pahasına başkalarını mutlu etmeye çalışmak, kendimize yabancılaşmamıza neden olabilir.
Duygusal ve psikolojik bazı rahatsızlıklara, kendimizi engellenmiş hissettiğimiz zamandaki düşüncelerimiz, yani stresli ve gergin olduğumuz zamanlardaki bakış açılarımız yol açar. Sıkıntısının çektiğimiz duygular, sahip olduğumuz akıl dışı düşüncelerimiz tarafından belirlenir.
Stresi Psikolojik Sorunlara Çeviren Düşünceler Şunlardır:
Duygusal stres ve gerginlikle başa çıkabilmek için eğer aşağıdaki düşünce tarzları size tanıdık geliyorsa değiştirmeyi deneyin. Stres kaynaklı psikolojik problemler bu düşünce kalıplarından beslenir.
Bu akıl dışı fikirleri reddetmeli, doğrulukların ve akla uygun olduklarını düşünmeyeceğiniz duruma gelene kadar, etraflıca sorgulamak için kendinizi eğitmelisiniz. Bunun için, çok fazla çalışmanız ve pratik yapmanız gerekir.
Yaşam içinde belirli problemlerle karşılaşmak, normal dışı bir durum olarak algılanmamalıdır. Problemler, yaşantımızın bir parçasıdır.
Duygusal gerilim yaşadığınızda, öncelikle problemi gerçekçi bir şekilde tanımlamalısınız. Probleme yol açan nedenleri araştırın. Olayları yorumlayış biçiminizin farkında olmaya çalışın.
Yaşadığınız problemin sadece sizin başınıza geldiği düşüncesinden uzaklaşın. Çünkü sizinle beraber aynı anda bile, aynı problemden muzdarip binlerce insan olabilir. Bu problem, özellikle sizin başınıza gelmiş, sizin için özel oluşturulmuş bir problem değildir.
Eğer iyi bir konuşmacı olmak istiyorsanız üslubunuzu geliştirme ve üslup çeşitleri konusuna kafa yormalısınız. Her…
Etkili konuşma yapabilmenin temel kurallarından birisi konuşmanızı eğlenceli hale getirmektir. Eğer dinleyicilerinizin verdiğiniz mesajı en…
Etkili bir konuşma yapabilmek için dinleyicileri ikna etme ve konuşmayı sonlandırma konularına fazlasıyla önem vermelisiniz.…
Yöneticiler hem kendilerinin hem de kurumlarının başarısı için zaman yönetimi konusunda ustalaşmalıdır. Yöneticiler için zaman…
Bir konuşmanın etkili olabilmesi, konuşmaya nasıl başlandığına bağlıdır. Güzel başlamayan bir konuşma genelde güzel devam…
Etkili bir konuşma yapmak için mutlaka bir hazırlık planı yapmalısınız. Konuşmacıları birbirinden ayıran en temel…