Maslow’un Hiyerarşisi ve İş Hayatında Motivasyon
Motivasyonda püf noktası, bunun kişinin içinde olduğu ve yönetici ne yaparsa yapsın kişi bu dürtüyü harekete geçiremiyorsa, sonucun negatif olacağıdır. İş hayatında stres vardır ve olacaktır. Önemli olan, kişinin hedefine varmak için engebeli yollarda yürümeyi göze almasıdır. İş yerinde motivasyonun amacı, kişinin isini severek yapmasını, onu angarya olarak görmemesini sağlamaktır. Böylece firmanın verimliliği de artar.
Motivasyon ya da Türkçe ismiyle güdüleme, şu sıralarda işletme ve psikoloji biliminin üzerinde son derece önemle durduğu bir konudur. Motivasyon konusunda birçok kitap ve makale yayınlanmıştır. Bunlardan hallen daha en fazla rağbet gören, Abraham Maslow’un “İhtiyaçlar Hiyerarşisi” dir. Bu yaklaşıma da çeşitli yönlerden eleştiri gelmesine rağmen, temel olarak geçerliliğini sürdürdüğü konusunda kuşku yoktur. Teoriye göre her insanı aynı şekilde motive edemeyiz. İnsanları motive edebilmenin en önemli unsuru, onların ihtiyaçlarını bilmektir… İhtiyaçlar da toplam olarak ihtiyaçları beş gruba ayırmıştır.
Bunlar:
- Fizyolojik İhtiyacı: İnsanların hayatının sürdürebilmesi için gerekli olan ihtiyaçlar. Yemek yeme, içmek, uyumak, nefes almak gibi zorunlu ihtiyaçlar.
- Güven ihtiyacı: Burada her türlü güvenlik ihtiyacı söz konusudur. Gelecek güvencesi, iş güvencesi, barınma, hastalıktan korunma gibi.
- Sosyal İhtiyaçlar: Fizyolojik ihtiyaçlar ve güven ihtiyacının tatmininden sonra, sosyal ihtiyaçlar devreye girer. Bir grubun parçası olmak, birlik beraberlik, aidiyet gibi ihtiyaçlardır. Bu ihtiyaçlar karşılanmadığı müddetçe kişiler kendilerini yalnız ve terk edilmiş hissedecektir.
- Saygı İhtiyacı: Bunu ikiye ayırabiliriz:
- Başkaları tarafından kendine gösterilen saygı ve verilen değerle ilgili ihtiyaçlardan olan -mevki, şöhret, takdir edilme v. b…
- İnsanın kendine duyduğu saygı ve önemle ilgili ihtiyaçlardan olan -kendine güven, bağımsızlık, başarı, v.b…
İlk üç ihtiyaç hiyerarşisi ve dördüncü ihtiyaç hiyerarşisininde “a” alt ayırımı dış motivasyon unsurlarının ifadesidir. Yani bunlar bizleri tatmin edebilir. Fakat bunlardan bir tanesinin o ya da bu nedenden dolayı elimizden gittiğinde kendimize inancımızı ve başarabileceğimiz duygusunu kaybedebiliriz. Bizim için hayat adeta çekilmez olabilir. Buradaki unsurlar bizim için yaşamın bir aracı olması gerekirken, farkına bile varmadan yaşamın amacı haline gelebilir. Çevremize baktığımızda, çoğu insan için paranın artık bir araç olmaktan çıkıp onlar için tamamen amaç haline geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Halbuki merdivenin dördüncü basamağının bir bölümünü oluşturan kendine saygı ve son basamak durumunda bulunan kişinin kendini gerçekleştirebilmesi durumlarına geldiği vaziyetlerde onların üretme yeteneklerini ve yaşamda iz bırakma kabiliyetlerini sınırlayacak bir faktör bulunamaz. Bunun en iyi örneklerini bizlere Konfüçyüs veya Hz. Mevlana vermektedir.
İç Motivasyon
Tüm zorluklara rağmen, Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinin en üst basamağında yer aldıkları için, artık onların iç motivasyonunu hiç kimse ellerinden alamayacaktır. Topluma baktığımız zaman başarılı insanlarla başarısız insanlar arasındaki en önemli farkın, başarısız insanlar yalnızca dış motivasyon unsurlarıyla motive edilirken ve bunların yokluğu halinde artı üretim yetenekleri tamamen ortadan kalktığı halde, başarılı insanlar, yani üretme yeteneğine kendilerinden bir şeyler ekleyen insanları tek motive eden unsur onların kendi kendilerini motive edebilmelidir.
Dış Motivasyon
Dış motivasyon unsuruyla motive olan insanlar hava kapalıyken onlar da kapalıdır. Hava onların hem üretme, hem de insan ilişkileri kalitesini etkileyebilir. Oysa bir insan kendine şunu sormalıdır: İnsanların anlayabilme, onlarla bir şeyleri paylaşabilme kapasitemle, yani insan ilişkileri kalitesiyle havanın doğrudan doğruya ne gibi bir ilişkisi olabilir? Bunun sonucunda da aralarında hiçbir bağ olmadığını fark etmeli ve kendisini hayatta istediği sonuçlara yönlendirmelidir.
Dış motivasyona sahip insanlar yaşadıkları tüm olumsuzlukların kaynağını bir dış faktöre bağlama eğilimindedirler. Kendilerinin dışında herkes hatalı olabilir. Hayatları boyu herkesi değiştirmek isterler; fakat kendilerini değiştirmeyi akıl etmezler. İçsel motivasyon adımına ulaşmış insanlar ise hayatlarındaki tüm engelleri ve zorlukları yaşamlarının o aşamasından sonraki bölümler için bir fırsat olarak değerlendirirler. Başarı ya da başarısızlığı dış etmenlerde aramaz, yerine bizzat kendi içlerine dönerler.
Peki Maslow’un bahsettiği beşinci basamağa çıkmak için neler yapmalıdır?…
- Vizyon Oluşturun: “Ben gelecekte ne olmak istiyorum, on yıl sonra kendimi nasıl bir insan olarak görmek istiyorum?.. Kafamda kendimle ilgili canlandırdığım resim ne? Tüm bu sorular gerek iş yaşantısı, gerek aile yaşantısı, gerekse sosyal yaşantı için ayrı ayrı yanıtlanmalıdır. Bu aşama tamamlandıktan sonra ikinci aşama devreye giriyor.
- Misyonunuzu Tanımlayın: Tüm bunları “Niçin yapıyorum?” sorusunun yanıtıdır. Kısacası, “bütün bunları niçin istiyorum?” Başarılı olmak, mutlu olmak… Misyonunuz bütün bunları yaparken size ilham veren güçtür.
- Öz Değerleriniz: Vizyonunuzu gerçekleştirmek için izlemeniz gereken rotadır. Öz değerlere bakmak gerekir. Dürüstlük, ahlak, doğruluk, sevgi gibi..
- Hedeflerinizi Belirleyin: Vizyonunuza ulaşıp ulaşmadığınız, ya da yaklaşıp yaklaşmadığınızı nasıl ölçeceksiniz? Bunun için kısa, orta ve uzun vadeli hedefler koymanız gerekir. Bu hedefler, somut-ölçülebilir-mukayese edilebilir- belirli bir zaman dilimi içinde ve iddialılık gibi kriterleri taşımalıdır. Başarılı veya iyi yaşamak bir hedef olamaz. İyi yaşamak veya başarılı olmak için yukarıdaki kriterleri mutlaka tanımlamak gerekir.
- Planlayın: Kısa, orta ve uzun vadeli hedeflere nasıl ulaşacağının tanımlanması gerekir. Bunu günlük, haftalık ve aylık bazlarda düşünmek gerekir.
- Eylem Planı: Sadece hayal kurmanız yetmez. Hemen harekete geçmeniz gerekir. Harekete geçebilmek içinde yukarıdaki altı aşamanın oluşum sürecini mutlaka yaşam arkadaşlarınız ve bizi tanıyan insanlarla paylaşmanız gerekir.
Hayatta dünyaya yön veren insanlara baktığınız zaman onların bu altı adımı başarıyla uyguladığını görebilirsiniz. Kalifiye eleman ihtiyacı, günümüzde her zamankinden daha fazladır. Kaliteli eleman iş bulmakta daha avantajlıdır. Yöneticiler ellerindeki kalifiye elemanları kaçırmak istemiyorsa, onları yönetmesini çok iyi bilmelidir. Yönetici tek başına yönetimi gerçekleştiremez. Etkin bir yönetim için alt kademelere doğru yetki ve sorumluluk devri ve personele saygı şarttır. Yönetim tarzı, personelin çabasını da etkiler.
Beden işçisiyle beyin işçisinin yönetimden beklentileri aynı olmamaktadır. İyi bir yönetici, elemanlarıyla daima iletişim içinde olmalıdır. Zamanımızda “bilgi eşittir güç” demektir. Hizmet içi eğitim ve daha okul zamanından itibaren eleman yetiştirme işletmeler için gereklidir artık. Personele verilen kişisel gelişim eğitimleri, fuzuli harcanan bir para değil, aksine, geleceğe yatırımdır. Bu eğitimlerin amacı, kişinin kendini özgürce ifade edebilmesini sağlamak ve “ne yapılmalı, neler yapılmalı?” sorusunu sormasını sağlamaktır.
Mesleki yeterlilik yanında sosyal yeterlilik de başarı için şarttır. Yönetici de, personel de aynı kalitede eğitimler almalı ki, iletişimde problemler yaşanmasın. Ruh ve beden bütünlüğü bizi duyguların fiziksel yapımızı da etkilediği sonucuna götürmektedir.
Hiyerarşik yapının söz konusu olduğu firmalarda yöneticiler personelin görüşlerine kaplıdır genellikle. Yönetici güvenilir olmak istiyorsa verdiği kararların arkasında olmalıdır. Günümüz koşullarında tepeden en alta kadar iş birliği, firmalar için elzemdir. Monoton işler hiyerarşi sisteminde yürür ama yenilikçi projelerde iş birliği şarttır. Bu arada, ödüllendirme de firma içi tatlı rekabeti ve toplam kaliteyi arttırmada etkili bir araçtır.
Günümüzde sermayenin yanında iş gücü kalitesi de artırılmalıdır. Elindeki kalifiye elemanı tutamayan firma, bunları rakiplerine kaptırır ve yeni gelenlerde deneyimsizlikleriyle firmanın toplam verimini düşürür.
Firma içi izlenen yanlış rekabet politikaları firmayı ateşe atar. Çalışan elemanlar, yönetim tarafından takdir edilmek ve fark edilmek ister. Eğer onları küstürürseniz, bu, firmaya zarar verir.
İyi liderliğin sırrı, personelin şevkini hep canlı tutmaktır. Sadece para, kişilerin motivasyonunu sağlamada yeterli olmaz. Personeli fark ettirmeden izlemek.ve iş verimliliklerini takip etmek önemlidir. İnsanlar işlerini kaybetmemek için rahatsız edici bir ortamda yıllarca çalışır ve verimsiz olurlar. İnsanlar işlerindeki değişimlere karşı genelde savunucudurlar ve değişimin tam olarak kendilerine ne getireceğini bilmek isterler. Burada açık olmak önemlidir. Değişim personel ve yönetimle bir bütün ve iş birliği içinde olmalıdır.
Değişim için hizmet içi eğitim şarttır. Çalışanların ruhsal durumları, motivasyonel olarak hangi amaçları benimsediklerini ortaya koyar.
İş Hayatında Motivasyon Nasıl Sağlanır?
İnsanları motive eden araçlar:
- Organizasyonda çalışan bireylerin karar alma sürecine dahil edilmesi.
- Yetki ve sorumluluk verilmesi. Bu, kendilerinden beklenenin en iyisini vermeye çalışmalarını sağlayacaktır.
- Rekabet ortamı sağlanması.
- Firma içi etkin iletişim… Kişilerin güvenle birbirlerine destek olmaları
- Çalışma yaşamı kalitesinin arttırılması.
- Kişilerin kendini daha iyi gösterebilmeleri için ödüllendirmenin yapılması.
- Kişilerin kariyer gelişim yolunun açık tutulması
- Kişisel gelişim eğitimine ağırlık verilmesi
Örnek olay tespiti:
- Yöneticiler işçileri sadece parayla tatmin etmeye çalışıyor.
- Fakat işçiler sosyal olarak da firma tarafından destek görmek istiyor. Para her şey değil. İş ortamı ve fiziksel imkanlar ihmal edilmiş. Bu da motivasyonu düşürmüş.
- Başarılar göz ardı edilip başarısızlıklar ön plana çıkarılmış. Bu da işçilerin moralini bozuyor
- Motivasyon aracı olarak sadece ücret kullanılmış ki, yanlış.
- İnsan faktörünü etkin kullanan firmalar rekabet açısından avantajlı hâle geçerler. Bu da motivasyonla olur.
- İnsanlar sadece maddi değil, manevî olarak da tatmin edilirlerse, iş motivasyonu artar.
- Her işçiyi kendi işinin patronu hissettiren firmalar ayakta kalır.